Bilimbi ağacı, Lamiaceae familyasına ait yaprak döken bir çalı cinsidir. Bu bitkinin doğal yurdu Çin’dir. Doğu Asya, Avustralya, Kuzey ve Orta Amerika’nın tropikal ve subtropikal alanlarında 170’den fazla türü vardır. Bu bitkilerin yüksekliği 1,5 ile 3,5 metre arasında değişir. Bu çalının adı, meyvelerinin güzelliğinden gelir. Yapraklar döküldükten sonra görünen ve kışın devam eden mor renkli meyvelerdir. Ama sadece güzel meyvenin meyveleri güzel değildir.
Baharda açık yeşil yapraklarla süslenir, yazın dalları çok sayıda çiçekle doludur, sonbaharda yapraklar kırmızı veya sarı renge dönüşür. Meyveler, kuşlar ve diğer hayvanlar için önemli bir besin kaynağıdır, ancak başka seçenekleri olmadıkça onları yemezler. Meyveler çok ekşidir ve jöle ve şarap yapımında kullanılır.
Bilimbi meyvesinin bilinmeyen yönleri şunlar:
Asit, tuzlu suya batırılarak kısmen nötrleştirilir. Suya sokmadan önce, meyveler birkaç yerde delinir. Meyveleri işledikten sonra elde edilen sıvı şifalı olarak kabul edilir ve göz damlası olarak kullanılır. Yemek yaparken, bitki bir baharat, süsleme, sosların malzemesi, şarap ve konserve yapımında kullanılır. Ağaç, bonsai gibi saksılarda yetiştirilir. Bazı Afrikalı kabileler, bitkiyi kutsal sayar. Meyvesi düşük kalorilidir ve kilo verme programları için önerilir. Ağaç, beyaz dalları, koyu yeşil yaprakları ve mor çiçekleri ile çok güzeldir, genellikle bahçenin süsü olarak yetiştirilir. Ağaçlar çok hızlı büyür, bu da mobilya ve ev dekorasyonu yapımında ahşap olarak kullanılmasına olanak tanır. Bir ağacın hasadı birkaç yüz meyvedir. Bir “salatalık” ın büyüklüğü 5 ila 8 cm arasındadır. Patates ezmesi, pas ve ağartıcı lekeleri çıkarmak için kullanılır.
Bilimbi meyvesi ne işe yarar sorusuna gelince, yukarıda da belirttiğim gibi bilimbi meyvesi ekşi tadı nedeniyle yemeklere lezzet katmak, jöle ve şarap yapmak, göz damlası olarak kullanmak gibi çeşitli amaçlarla kullanılır. Ayrıca kilo vermek, bağışıklığı güçlendirmek, kan basıncını düzenlemek, iltihabı azaltmak, alerjiyi önlemek gibi sağlık yararları da vardır.
